Hükümet, tarihi adaletsizliklerin kurbanlarına, hapiste geçirdikleri süreye ilişkin “yatak ve yemek” masraflarının tazminat ödemelerinden düşülmesi gerektiğini söyledi.

Muhafazakar Parti Adalet Bakanı Alex Chalk, geçen yıl bu tür kesintilerin gelecekteki tüm ödemelerden yapılması politikasını kaldırdı.

Bu olay, Andrew Malkinson’ın 17 yıl haksız yere hapse atılmasıyla sonuçlanan sansasyonel davanın ardından yaşandı.

Geçmiş davaların konusu ise karara bağlanmadan bırakıldı.

Ancak hükümet şimdi, daha önce ödeme almış kişilerin geriye dönük olarak paralarını geri talep edemeyeceğini söyledi.

Tazminat ödemelerinden kesilen paranın iade edilmeyeceği söylenenler arasında Paul Blackburn de var.

15 yaşındayken başka bir çocuğu öldürmeye teşebbüsten haksız yere suçlu bulundu ve 25 yıl hapis yattı.

Temyiz Mahkemesi, polisin delil uydurduğunu söyledi.

2011 yılında tazminat aldığında, özgür bir adam olsaydı ödemek zorunda kalacağı kira ve yiyecek masraflarını karşılamak için 100.000 sterlinden fazla para kesildi.

Geçtiğimiz yıl, Bay Malkinson davası nedeniyle oluşan tepkiler üzerine, paranın geri alınması politikasına son verildi.

Tarihi davalarda yer alan bazı kişiler, bunun kendileri için de geçerli olması gerektiğini söyledi.

Ancak hükümet, Bay Blackburn’ün avukatlarına, politikadaki değişikliklerin geriye dönük olarak uygulanmadığının yerleşik bir ilke olduğunu ve bu nedenle kendisinin ve diğerlerinin daha önce düşülmüş parayı geri talep edemeyeceğini belirten bir mektup yazdı.

Bay Blackburn bunun “ahlaki açıdan yanlış” olduğunu ve avukatlarının yasal itirazda bulunabileceğini söylüyor.

BBC Radio 4’ün Today programına konuşan “Bu, işleri daha da karmaşıklaştırıyor, değil mi?” dedi.

“Sadece doğru olanı yap. Sadece işleri yoluna koy.”

Tazminatının da hiç çalışmayacağı ve tazminat alacağı varsayımıyla hesaplandığını anlattı.

“Bu beni iki kez cezalandırıyor,” dedi. “Hiçbir istihdam kaydım yoktu çünkü hayatımı çaldın.”

BBC, politikayı değiştirmeye ilk karar veren eski adalet bakanı Bay Chalk’ın, Temmuz ayındaki seçimler sırasında tarihi davalarla ilgili ne yapacağını hâlâ düşündüğünü ve bundan sonra gelebilecek tazminat ödemelerinin boyutunu anlamaya çalıştığını anlıyor.

Sir Tony Blair döneminde Adalet Bakanlığı görevini yürüten İşçi Partisi üyesi Lord Falconer, mevcut durumun “tam bir rezalet” olduğunu ve tazminatların daha önce ödendiği durumlarda hükümetin kesintileri geri ödemesi gerektiğini söyledi.

Hukuk yardım kuruluşu Appeal’ın eş direktörü Matt Foot, daha önceki tazminat kesintilerini “kin dolu” olarak nitelendirdi.

Today programına konuşan Blackburn ile aynı durumda olan insan sayısının “nispeten az” olduğunu ve tazminat talep ettikleri miktarın da “nispeten küçük” olduğunu söyledi.

Adalet Bakanlığı sözcüsü, “Adalet Hatası kapsamında 6 Ağustos 2023’ten sonra verilen maddi yardımlarda, tasarruf edilen yaşam giderleri düşülmeyecektir.” dedi.

“Ancak, hükümet politikalarındaki değişikliklere ilişkin standart yaklaşıma uygun olarak, geçen yıl duyurulan değişiklik geriye dönük olarak uygulanmıyor.”

Davasıyla politika değişikliğine yol açan Malkinson, işlemediği bir tecavüz suçundan yaklaşık yirmi yıl hapis yattı ve geçen temmuz ayında Temyiz Mahkemesi tarafından resmen aklandı.

Haksız yere hüküm giymiş kişilere daha fazla koruma sağlamak için jüri ve temyiz sisteminin elden geçirilmesi çağrısında bulundu.

Malkinson, yaşam masrafları kuralının kaldırılmasına rağmen, kendisine ne kadar tazminat ödeneceğini belirleyen bağımsız kurulun kararını vermesi için iki yıl beklemeyi beklediğini söyledi.

Sistemin hızlandırılması ve gerekliliklerin basitleştirilmesi çağrısında bulunan yetkili, “Bu, yapay olarak oluşturulmuş aptalca bir engel… affedilemez. Haklı gösterilemez.” dedi.

Avam Kamarası’nın 2015 tarihli bir kütüphane belgesinde, adaletin yanlış uygulanması davalarında tazminat “kuraldan ziyade istisna” olarak tanımlanıyor.