Birçok otel zinciri, plastik oda anahtarını Apple Wallet ve Google Wallet uygulamaları gibi dijital seçeneklerle değiştirmek için yarışıyor. Plastik otel anahtar kartları zorlu birkaç yıl geçirdi. Pandemi sırasında, dokunma tabuydu, bu nedenle temassız trendler hız kazandı. Ve otel anahtar teknolojisi etrafında siber güvenlik endişeleri arttı. Bu yılın başlarında, araştırmacılar plastik otel anahtarlarında üç milyona kadar anahtarın bilgisayar korsanları için kolay av haline gelebileceği ve düzeltilmesinin yıllar alabileceği bir güvenlik açığı buldular.

Siber güvenlik ve emniyet sorunları birçok otel zincirini otel odası kapı kilitlerini dönüştürme planlarını hızlandırmaya yöneltti. Büyük ABD zincirleri yıllardır dijital anahtar yeteneğine sahipken, Google Wallet ve Apple Wallet otellere konukların oda anahtarlarını cüzdanlarına kaydetme olanağı sunarak atılıyor ve böylece telefonlarının arkasını kapı koluna yakın bir okuyucuya dokundurarak odalarına erişebiliyorlar.

Hilton Hotels, konukların akıllı telefonları aracılığıyla giriş yapmalarına ve oda anahtarlarını kullanmalarına olanak tanıyan Honors uygulamasına sahiptir. Tennessee, Franklin’deki 119 odalı Harpeth Hotel, bir Hilton tesisidir ve konuklar dijital olarak giriş yapabilir ve anahtarlarını Google veya Apple cüzdan uygulamalarında saklayabilirler.

Harpeth Hotel Satış Müdürü Kimberly Elder, “Dijital check-in’in avantajı, telefonunuzun anahtar olmasıdır” dedi ve birçok misafirin hala plastik anahtar kartlarını tercih ettiğini sözlerine ekledi.

Portföyünde Hilton ve Holiday Inn Express otelleri bulunan Valor Hospitality Partners’ın bölge operasyon müdürü Eli Fuchs, dijitalin otel odası kapısı teknolojisinde bir sonraki dalga olduğunu söylüyor.

Fuchs, “Geleneksel otel odası anahtarlarının ömrü sona eriyor” diyor.

Ancak bazı güvenlik uzmanları, yeni kilitleme yöntemlerinin bile kusursuz olmadığı konusunda uyarıyor.

Perakende ve Misafirperverlik Bilgi Paylaşımı ve Analiz Merkezi’nde (RH-ISAC) siber tehdit istihbaratı üretim yöneticisi olan Lee Clark, “Anahtarsız sistemler, otel güvenlik operasyonlarının yönetmesi gereken tamamen yeni tehdit vektörleri ortaya çıkarabilir” dedi.

Clark, bu tehditlerin çok faktörlü kimlik doğrulama (MFA) gibi güvenlik kontrol politikaları ve yapılandırmalarıyla azaltılabileceğini söylese de, bunların telaşlı misafirlerin her zaman atlamak istemeyebileceği ekstra adımlar içerdiğini belirtiyor.

Clark, yakın gelecekte tüm otellerin tüm anahtar kartlarını dijital anahtarlarla değiştirmesinin pek olası olmadığını, bunun bazı misafirlerin anahtar kartı tercih edebileceğini veya dijital kilit sistemleriyle uyumlu kişisel bir cihaza sahip olmayabileceğini, ayrıca bunun masraflı olabileceğini söylüyor.

Clark, “Dijital ve anahtarsız kilit sistemlerine geçiş, ekipman, kurulum, bakım ve güvenlik açısından önemli bir maliyet taşıyor” dedi.

Otel zincirleri dijital anahtar sistemleri talep etmeye başlıyor

Ve insan alışkanlıkları da buna engel olmaya devam ediyor.

Örneğin, JD Power’ın otellerle ilgili araştırmasından elde edilen veriler, toplam markalı otel misafirlerinin yalnızca %14’ünün otel konaklamaları sırasında dijital anahtar kullandığını buldu. Markanın uygulamasını telefonlarına indiren misafirler bile plastik anahtar kartını kullandı.

JD Power verilerine göre, otel şirketi/markası için uygulamaya sahip olan misafirlerin %30’u dijital anahtar kullanıyor ve %70’i ise Çoğu zaman plastik kart.

Öte yandan pek çok otelde dijital girişe olanak sağlayan kilitler bulunmuyor.

JD Power’da konaklama uygulamaları lideri Andrea Stokes, “Uygulamaları dijital anahtarları destekleme olasılığı en yüksek olan birkaç büyük otel zinciri, güncellenen marka standartlarının bir parçası olarak otel franchise sahiplerinden yeni kapı kilitleri takmalarını talep etmeye başlıyor” dedi.

Müşterilerin dijital seçenekleri benimsemesi yavaş olsa da, JD Power verileri anahtarsız müşterilerin plastik kart kullananlara göre kendilerini daha güvende hissettiğini gösteriyor.

Stokes, “Dijital anahtar kullanan misafirler, dijital anahtar kullanmayanlara kıyasla otelin güvenliği konusunda çok daha olumlu puanlar veriyor” dedi.

Akıllı telefon erişim yeteneği ve kimlik bilgisi yönetimi geliştiren Allthenticate’in CEO’su Chad Spensky, plastik anahtar kartını, siber güvenlik uzmanlarının düşük teknoloji ürünü ve modası geçmiş olarak gördüğü parolalara benzetiyor.

“Açık güvenlik açıklarına ve beceriksiz kullanıcı deneyimine rağmen hepimiz hala parola kullanıyoruz. Aynı şekilde, anahtar kartlarının da burada kalması muhtemeldir,” dedi Spensky.

Dijital kartların gerçek vaadinin güvenlikten çok kolaylık olduğunu söylüyor.

Spensky, “Kart uygulamaları plastik muadillerinden daha güvenli olmasa da, kullanıcı deneyimleri çok daha üstündür,” dedi. Bir sürü plastik kart arasında gezinmek veya akıllı telefonunuz arasında seçim yapmanız gerekirse, “telefon açıkça kazanandır.”

Tüketici kolaylığı faktörü, otel zincirlerini dijital anahtar arayışlarında öne itiyor. Dijital anahtarlar ek bir saldırı yüzeyi sunarken, aynı zamanda hızlı rota düzeltmesine de olanak sağlıyor.

Spensky, anahtar kartlarla ilgili en büyük sorunlardan birinin, bir güvenlik açığı keşfedildiğinde bu açığı kapatmanın kolay bir yolunun olmaması olduğunu söylüyor. “Akıllı telefonlarda yamalar neredeyse anında kablosuz olarak yayınlanabiliyor,” diyor.

Plastik anahtar kartınızı henüz saymayın

Mehmet Erdem, Las Vegas Üniversitesi William F. Harrah Misafirperverlik Koleji’nde tatil köyü, oyun ve golf yönetimi bölüm başkanı ve profesör, hiçbir sistemin kusursuz olmadığı ve insanların dijital girişin kendilerine yanlış bir güvenlik hissi vermesine izin vermemeleri gerektiği konusunda uyarıyor.

“Her şey hacklenebilir, her şey ihlal edilebilir,” dedi Erdem. “Birisi hackleme niyetindeyse, bu gerçekleşir.”

Erdem, plastik anahtar kartını henüz saymamamız gerektiğini söylüyor. Kaydırma gerektiren manyetik anahtar kartları ve yalnızca yakınlık gerektiren veya bir telefona yüklenebilen daha yeni radyo frekansı tanımlama (RFID) kartları var. Erdem, RFID teknolojisinin geliştiğini ve bunun plastik anahtarları daha çok yönlü hale getirdiğini söylüyor.

“RFID güncelliğini yitirmedi” diyen Erdem, daha az etkileşim isteyen kişilerin uygulamayı indirip, anahtarını alıp aktif hale getirip odaya girebilmelerine olanak sağladığını söyledi.

“Sürdürülebilirlik ve maliyet nedeniyle oteller mobil uygulamaya yönelecek,” dedi Erdem, ancak bazı insanların her zaman fiziksel plastik anahtarı tercih edeceğini de sözlerine ekledi. Plastik anahtarın dijital versiyonunun avantajının insan doğasına dayandığını söyledi. “İnsanlar cüzdanlarını unutuyor, insanlar kimliklerini unutuyor ama telefonlarını unutmuyorlar.”

Ancak insanların blackjack masalarından ve slot makinelerinden kazandıkları paralarla otel odalarına akın ettiği Las Vegas’ta, kapıda ödeme tartışmalarını anlamsız kılan eski moda, düşük teknolojili bir seçenek var.

Erdem, “Odada her zaman kasa var, misafirler yanlarında çok değerli bir şey varsa onu kullanmalılar” dedi.