EAUBONNE, Fransa —

New York’un acımasız ortamında büyüyen Lauren Scruggs, Paris’teki ilk Olimpiyat maçında beklenmedik bir şekilde eskrimde gümüş madalya kazanmak için gereken rekabetçi zihniyete sahip oldu.

Queens doğumlu 21 yaşındaki sporcu, Pazar günü kadınlar bireysel flöre branşında altın madalya mücadelesinde Olimpiyat şampiyonluğunu koruyan Amerikalı Lee Kiefer ile aynı podyumu paylaştı.

“Hayatım boyunca New York’ta büyüdüm. Bazen biraz zor olabiliyor,” dedi Scruggs, kadınlar bireysel müsabakasında Olimpiyat madalyası kazanan ilk siyahi Amerikalı eskrimci, Reuters’a.

“Sert bir kabuk geliştiriyorsunuz ve bunun eskrime nasıl yansıdığını düşündüğümde, o enerjinin ve sertliğin ortaya çıktığını düşünüyorum.”

Çeyrek finalde dünya 2 numarası Arriana Errigo ile başa baş mücadele eden Scruggs, son dokunuşu yaparak İtalyan rakibini 15-14 nakavt etmeyi başardı.

En üst seviyedeki nadir siyah eskrimcilerden biri olan Scruggs, “Enerji açısından günün en zor maçıydı ve sınırlarımı aştım. Bunun için kesinlikle New York’a teşekkür etmeliyim” dedi.

“Eskrim sporu ağırlıklı olarak beyazlara ait, bunun birçok nedeni olduğunu düşünüyorum. Bunun sebebi sporun tarihi ve temsil ve teşvik eksikliğidir.” diye açıkladı.

“Bu başarıyı elde etmek benim için büyük bir olay, çünkü daha gençken sporda örnek alabileceğim çok az insan vardı, bu yüzden günümüz çocuklarının örnek alabileceği biri olmak benim için çok özel.”

Paris’in dışındaki Eaubonne’da bulunan ABD antrenman merkezinde konuşan antrenör Sean McClain, Scruggs’ın sekiz yaşından beri tek umurunda olan şeyin madalya kazanmak olduğunu söyleyerek, onun etkileyici azminden ilham alabileceklerini söyledi.

“Ve tüm kariyerini kaybetmekten duyduğu hoşnutsuzluğu sürdürdü,” dedi. “Olimpiyatlar gibi bir etkinlikte, daha çok nasıl yarıştığınızla ilgili olduğunu düşünüyorum.”

Pahalı spor

Jamaikalı göçmen bir ailenin çocuğu olarak ABD’de doğan Scruggs, annesi ve büyükannesiyle birlikte Queens’te büyüdü.

“Küçüklüğümde tek ebeveynli bir evde büyüdüm, bu yüzden ailem bizi geçindirmek için bazı şeylerden kısmak zorunda kaldı,” diyor eskrime ilk başlayan ve kendisini bu spora yönlendiren kişinin kardeşi olan Scruggs.

Şu anda Harvard’da üniversite öğrencisi olan ve her gün antrenman yapan Scruggs, bunun “oldukça pahalı” bir spor haline gelebilmesi için mücadele etmek zorundaydı.

“Büyürken, geldiğim yerden dolayı eskrim yapmaya çalışmak kolay değildi, sadece gelir açısından değil,” dedi.

“Eğer paranız varsa, sporu takip etmek ve bunu ailenizden istemek çok daha kolay olur.

“Ancak düşük gelirli bir geçmişten geliyorsanız, sizi daha çok zorlayabilir. Ve bence benim başıma gelen de bu oldu. Bunu akranlarımdan daha çok istiyordum.”

Kağıt üzerinde Scruggs’ın büyük bir madalya şansı yoktu ama Grand Palais arenada yeteneğini gösterdi.

“Eskrim becerisi açısından Lauren, dünyadaki en iyi eskrimcilerle aynı seviyede, ancak onlardan daha iyi değil. Farkı yaratan şey bu rekabetçilikti,” diyor Scruggs’ın üvey babası olan McClain.

“Bu eşimden geliyor,” diye ekledi. “Bunun mümkün olduğunu biliyordum, ancak Lauren’ın ilk Olimpiyatlarında madalya kazanacağını gerçekten düşünmemiştim. Ancak eşim kazandı. Madalya kazanması gerektiğini düşünüyordu. Yani buradan geliyor — bu ateşli ruh!”

Scruggs, Kiefer ve takım arkadaşları Jackie Dubrovich ve Maia Weintraub ile birlikte kadınlar flöre takım etkinliğinin çeyrek finalinde perşembe günü Çin’e karşı ABD’yi temsil edecek.

Scruggs bu kez altın madalyayı hedefliyor ve dört yıl sonra Los Angeles’ta düzenlenecek olan bir sonraki Oyunlara katılmaya hak kazanmayı şimdiden hayal ediyor.

“Kendimi eskrimsiz hayal edemiyorum,” dedi. “Bu aşk bile değil, sadece benim bir parçam. Benim kim olduğumla bağlantılı,” dedi.